Türkçe Şarkı Sözleri Blogspot

İnternet'de arayıp bulacağınız bütün şarkı sözleri

Eğlenceli interaktif Şarkı Sözleri Bloğu

İnternet'de arayıp bulacağınız bütün şarkı sözleri

Arama butonumuzdan istediğiniz şarkı sözü 'nü ara!

İnternet'de arayıp bulacağınız bütün şarkı sözleri

This is default featured slide 4 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured slide 5 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

Heart Like Yours Türkçe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Heart Like Yours Türkçe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Ocak 2016 Cumartesi

Willamette Stone - Heart Like Yours Türkçe Çeviri - Video



















































Willamette Stone - Heart Like Yours

Şarkı Sözü Videosu ( Türkçe Çeviriler Sözler Bölümünde Ekli )

























 Willamette Stone - Heart Like Yours  Şarkı Sözü Videosu








Willamette Stone - Heart Like Yours  Türkçe Çeviri 







Verse
1


Breathe
deep, breathe clear


Derin nefes al,
temiz nefes al





Know that I'm here ( x2 )


Burada olduğumu
bil





Waitin'


Bekliyorum





Stay strong, stay gold


Güçlü ol, altın
( gibi ) kal





You don't have to fear ( x2 )


Korkmana gerek
yok





Waitin'


Bekliyorum





I'll see you soon ( x 2 )


Seni akında
göreceğim








Chorus


How could a heart like yours ever love a heart like
mine?


Nasıl olur da
seninki gibi bir kalp benimki gibi bir kalbi sevebilir?





How I could I live before?


Daha önce nasıl
yaşayabildim?





How could I have been so blind?


Nasıl bu kadar
kör olabildim?





You opened up my eyes ( x 2 )


Gözlerimi açtın








Verse
2


Sleep sound, sleep tight


Deliksiz uyu,
güzel uyu





Here in my mind ( x2 )


Burada, aklımda





Waitin'


Bekliyorum





Come close, my dear


Yaklaş hayatım





You don't have to fear ( x2 )


Korkmana gerek
yok





Waitin'


Bekliyorum





I'll see you soon ( x 2 )


Seni akında
göreceğim








Chorus


How could a heart like yours ever love a heart like
mine?


Nasıl olur da
seninki gibi bir kalp benimki gibi bir kalbi sevebilir?





How I could I live before?


Daha önce nasıl
yaşayabildim?





How could I have been so blind?


Nasıl bu kadar
kör olabildim?





You opened up my eyes ( x 2 )


Gözlerimi açtın








Bridge


Hold fast hope


Umuda sıkı
tutun





All your love is all I've ever known


Senin aşkın
bildiğim tek şey





Hold fast hope


Umuda sıkı
tutun





All your love is all I've ever known


Senin aşkın
bildiğim tek şey








Chorus


How could a heart like yours ever love a heart like
mine?


Nasıl olur da
seninki gibi bir kalp benimki gibi bir kalbi sevebilir?





How I could I live before?


Daha önce nasıl
yaşayabildim?





How could I have been so blind?


Nasıl bu kadar
kör olabildim?





You opened up my eyes ( x 4 )




Gözlerimi açtın










Kelime Bilgisi 








'Breath' Ne Demek?    














Nefes, nefes almak demektir.








'Blind' Ne Demek? 





Kör demektir





'Sleep Sound' Ne Demek?  

Deliksiz uyu! Sound Sleep: Deliksiz uyumak anlamına gelir





'Sleep Tight' Ne Demek?  









İyi geceler, iyi uykular demektir.





'Hold Fast' Ne Demek?  

Sıkı durmak demektir.








Dilbilgisi Notları





Have To ( Zorunluluk Anlatımı ) Açıklama ve Örnek Cümleler





Olumlu Cümle :


I have to go. (
Gitmek zorundayım. )


She has to finish her project as soon as possible.
( Projesini olabildiğince çabuk bitirmek zorunda. )





Have
To Geçmiş Zaman Örnekleri


 I had to
go. ( Gitmek zorundaydım. )


She had to finish her project as soon as
possible. ( Projesini olabildiğince çabuk bitirmek zorundaydı. )








Olumsuz Cümle:


Bir zorunluluğun olmadıını anlatmak için don't have
to / doesn't have to yapıları kullanılır.


I don't have to study a lot because the teacher
has cancelled the exam. ( Çok çalışmak zorunda değilim çünkü öğretmen sınavı
iptal etti. )


She doesn't have to go to work tomorrow. ( Yarın
işe gitmek zorunda değil. )








Have
To Geçmiş Zaman Örnekleri


I didn't have to study a lot because the
teacher had cancelled the exam. ( Çok çalışmak zorunda kalmadım / değildim çünkü
öğretmen sınavı iptal etmişti. )


She didn't have to go to work. (İşe gitmek
zorunda kalmadı / değildi. )








Soru Cümlesi:


Do you have to pay the bills today?
( Faturaları bugün ödemek zorunda mısın? )


Does she have to go to New Jersey for
the conference? ( Konferans için New Jersey'e gitmek zorunda mı? )





Have
To Geçmiş Zaman Örnekleri


Did you have to pay the bills? (
Faturaları ödemek zorunda mıydın?  )


Did she have to go to New Jersey
for the conference? ( Konferans için New Jersey'e gitmek zorunda mıydı? )




















TO BUY THE SONG CLICK HERE ( IT WILL CONNECT YOU TO AMAZON.COM )