Türkçe Şarkı Sözleri Blogspot

İnternet'de arayıp bulacağınız bütün şarkı sözleri

Eğlenceli interaktif Şarkı Sözleri Bloğu

İnternet'de arayıp bulacağınız bütün şarkı sözleri

Arama butonumuzdan istediğiniz şarkı sözü 'nü ara!

İnternet'de arayıp bulacağınız bütün şarkı sözleri

This is default featured slide 4 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured slide 5 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

kore dizisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kore dizisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Temmuz 2017 Salı

SAME (똑 같아요) - MY SECRET ROMANCE Türkçe Okunuş - Drama Ost




Kore alfabesini bilmeyenler ve romanization sözleri okumakta zorlanan bu sebeple şarkılara ayak uyduramayanlar için Korece şarkı sözlerini Türkçe okunuşlarıyla paylaşmaya karar verdim. Sevdiğim şarkı sözlerinin okunuşlarını yazacağım. İstediğiniz bi' parça olursa yorumda belirtebilirsiniz :)




SONG JI EUNG & SUNG HOON
-
                                        SAME (똑 같아요) - MY SECRET ROMANCE 


Muoşi muoşi dok katılka
Kong kong kong sarangi dok kaçi kong
Uri durın mannamyon kong kong kong

Yangçirıl haldedo kong kong kong kong
Dorocyo issılten do kıge kong
Norang narang do muoşi dok katılka?

Noralgo şipo hyorek hyong byolçari kırongo malgo çinça no
Sesang nugudo morının no


Yegiheculle(İyeculle) kioki şicakbuto cot bonce gocitmalkva

Cot sarang bego modu algoşipo

Muoşi muoşi darın golka? İ begi irın dak iriciman
Norıl pen nan hanaga aningol

Nol bogo issılten gasım dolyo bogoşipılten mak gasımi ullyo
Dan hanaye ocik hanaga dögoşipo

Noralgo şipo hyorek hyong byolçari kırongo malgo çinça no
Sesang nugudo morının no

Yegiheculle(İyeculle) kioki şicakbuto
Cot bonce gocitmalkva cot sarang bego modu da

Ne byolçarin sangçotusongi byol soşimhago verobgo kaçilhe
Nıl honcaso sengak hago honca sangçobadnın gobcengiya

Narilgoculle hyorek hyong byolçari kırongo malgo çinça na
Sesang nugudo morının na

Yegiheculge(İyeculge) kioki şicakbuto cot bonce kocitmalkva
Cot sarang bego modu allyoculge


Not: Yegiheculle(İyeculle) bu kısım parantez içindekine daha çok uyuyor fakat kore alfabesine göre yazarsak yegiheculle olarak okunması gerekiyor.
Not: Korece de bazı sözler söylenirken birkaç harfin arada kaynadığı-okunmadığı- oluyor. Şarkıyı dinlerken eşlik edebileceğiniz en uygun şekilde yazmaya çalıştım. Umarım faydası dokunur

14 Haziran 2017 Çarşamba

STRONG WOMAN DO BONG SOON - K-drama Yorumu

STRONG WOMAN DO BONG SOON -GÜÇLÜ KADIN DO BONG SOON - 힘쎈 여자 도봉순 


Kırmızı yazılar SPOI içeriklidir. SPOI yemek istemeyenler atlayabilir.

Herkese merhabalar,
Bu yazımda bir diğer Kore dizisi Strong Woman Do Bong Soon'dan bahsedeceğim. 2017 yılı yapımı bu dizinin başrollerini Park Bo-Young ve Park Hyung Shik paylaşıyor.
Bir diğer oyuncu da Ji Soo. Onu da çoğu diziden tanıyor olabilirsiniz. Moon Lovers ve Sassy, Go Go da tanımıştım kendisini. Park Hyung Shik, The Heirs da Kim Woo Bin'in okuldan arkadaşı rolündeydi. Bilmeyenler şoka girdi şuan  ㅅ.ㅅ

İzlerken çok eğlendiğim bir dizi. Eğlencenin yanı sıra korku ve üzüntüyü de bir arada yaşatan bir dizi. Başroldeki kızın tatlılığı diziyi daha da sevimli kılıyor başrolü paylaştığı Park Hyung Shik'te sevimli tavırlarıyla geri kalmıyor tabii 

Peki dizinin konusu nedir?

Ailedeki kadınlara bahşedilmiş güç nesilden nesile devam ederken baş rolümüzde bu güçlü kadınların kaderine ortak olur. Elini attığı yeri kırıp dökebilecek kavga ettiği insanları hastanelik edebilecek bir güçte olan Do Bong Soon, bu gücünü yıllar boyunca saklamaya çalışmıştır. İnsanların vereceği tepkiden endişelendiği için hoşlandığı çocuktan bile saklamak zorunda kalmıştır.

Bir gün yolda giderken karşılaştığı haksız duruma mani olup da servis şoförünün dayak yemesine engel olabilmek için gangsterlere uyarıda bulunur. Dikkate alınmayan Do Bong Soon gücünü ortaya çıkarır ve olan olur. Ahn Min Hyuk olanları şans eseri görür ve herkes soluğu karakolda alır. 

Kırmızı yazılar spoiye kaçacağından isterseniz önce diziyi izleyin sonra okumaya devam edin :)

Dizi Yorumum

Diziyi büyük bir keyifle izledim. Sınav haftamda olmama rağmen zaman ayırıp bir şekilde bitirebildim. Demem o ki, of püf bitse artık denilecek bir dizi değil bana kalırsa.

Hele ki Do Bong Soon'u, minik fındık faresi gibi bir oyuncuyu sabah akşam bıkmadan izlerim. Sevimlilik abidesi resmen.

Dizi de korku sahneleri de var, ya da gerilim sahnesi diyelim. Kızların en büyük korkularından bir tanesi de gece sokakta tek başına yürümek zorunda kalmak. Dizi de bu konuya baya bi değinilmiş. Bu sebeple o sahnelerde ürpermedim değil. İçim acıdı, kendimi oyuncuların yerine koyarak izlediğim için sanırım.

Karakterlerin uyumu kimyası harika, ikinci erkek sendromu yaşayanlar var mıdır bilmem ama bence o kadar da sendromlu bir dizi değildi. Her şey tadındaydı güzeldi heyecanlıydı. Açıp tekrar izleyesim geldi şuan -.-

En beğendiğim sahnelerden bahsedeyim biraz da; fazlasıyla SPOI içerir.

-Ahn Min Hyuk'un, Do Bong Soon'u gücünü kontrolsüz kullanmaması için eğitmesi. Bong Soon'un etrafı kırıp döküpte sonradan attığı mahcup bakışlar :D

-Bong Soon'un adamları hastanelik etmesi. Hastanedeki diyaloglar komediydi. Bir ben böyle düşünmüyorumdur eminim :D


(bonus olarak sekreterinde hastanelik olması asdfgh)

-Chopstick sahnesi Bong Soon'un Mr. Oh'a hediye olarak chopsticki kıvırarak bileklik yapması

(asdgghhja)

-Min Hyuk kolundan yaralandığında Bong Soon'un kucaklayarak taşıması, hele ki parkın ortasında. Dizide çalan şarkı da efsane uyumluydu. -Whitney Houston - I will always love you



-Parkta Bong Soon'a kafa tutan çocuklara Bong Soon ne yapar? Dönme dolaba bindirir :D Bu sahne favorilerim arasında.

-Do Bong Soon ve Ahn Min Hyuk'un birbirlerine sevimli muameleleri bakınız tıktık !!

-Sekreterin Bon Soon'un oyunundaki karakterlerden birine benzediklerini anladıkları an. 

-Ben senin oppanım muhabbeti. Min Hyuk aa CEO Ahn??

-Piknik sahnesi

-Snowda birbirlerine gönderdikleri kısa videolu sahne ^-^

-Bomba sahnesi güzel çekilmiş bana kalırsa. Oradaki kavuşma ve hissettirilen duygu güzeldi.


(Bu sahne üzdü.)

-Finalde katili yakaladıkları sahne. Sevilesi güzel bir sahne ^-^



-Finalde ikiz bebeklerin doğması, bakıcı krizi

Bu sıralama uzar gider, aklıma gelenler şimdilik bu kadar.


En çok üzüldüğüm ve korktuğum sahneler

-Her kadının kaçırılma sahnesinden etkilendim gerçekten. Üzüldüm, kendimi onların yerine koydum ve gerçekten dizi bu üzüntüyü hissettirebiliyor karşı tarafa. Kore gibi güvenliği yüksek bir ülke de bile bu tür olayların yaşanabileceği gerçeğini tokat gibi vuruyor yüze kısacası.


(Adam rolünün hakkını vermiş. Gerçekten ürkütücü.)

-Ahn Min Hyuk kendisini öldürmek isteyen kişinin en güvendiği abisi olduğunu öğrendiği sahneyi güzel oynamış. Öyle olduğunu tahmin etmiştim belki farklı sonuçlanır diyordum ki şaşırtmadı.

-Do Bong Soon'un arkadaşının iki kez kaçırılması. İkincisinin olacağını çoğu kişi anlamıştır zaten bu da beklendik bir durumdu yine de üzdü.

-Katilin Bong Soon'la mesajlaşması. Bong Soon'un arkadaşının telefonunu kullandığından her kötülüğü planlayabilecek olduğunu düşünmek fazlasıyla gericiydi.

-Bong Soon'un, arkadaşının kaçırıldığını anladığı an.



-Do Bong Soon'un arkadaşını kurtarmaya çalışırken katilin oyunu yüzünden gücünü kaybetmesi.

-Ahn Min Hyuk'un bıçaklandığı sahne. (Neyse ki fazla derin değilmiş :D )

-Finalde kaçırılan kızların akıl sağlığının bozulması sebebiyle tedavi görmeleri.

----

Sizler diziyi nasıl buldunuz? 
İzlemediyseniz umarım ilginizi çekmesini sağlayabilmişimdir  ㅅ.ㅅ

Sizlerin en beğendiği sahneler nelerdi? Bizimle paylaşmak isterseniz yoruma yazabilirsiniz. 

İzlemediyseniz koşun izleyin koşun!! Pişman olmazsınız :)

Bir sonraki yazımda görüşmek üzere hoşçakalın !!

Yazımı beğendiyseniz +1'lemeyi ve blogumu takip etmeyi unutmayın desteğinizi bekliyorum :)







28 Mayıs 2017 Pazar

Güneykore Hakkında Neler Biliyorum? -Bölüm 1-Serbest Yazı




Merhabalar!!
Bu yazımda Güneykore hakkında bildiklerimi paylaşacağım. Sizde bildiklerinizi yoruma yazarsanız daha çok koreseverin öğrenmesine yardımcı olabilirsiniz.

*Güneykore'nin kardeş ülkemiz olduğunu bilmeyen yoktur herhalde. 1950-1953 yılları arasında gerçekleşen Kore iç savaşına(Kuzey ve Güney Kore savaşı) asker göndererek en çok asker gönderen 3. ülke olduk. Nato ülkelerinin herhangi bir savaşta yardımlaştığını duymuş muydunuz? Türkiye bu yardımda gönderdiği asker sayısıyla dikkatleri çeken bir ülke olmuştur.

Peki Kore'yle bağlarımızın 1950'lerden çok daha öncesine dayandığını biliyor muydunuz? Göktürkler desem ne kadar tarihe indiğimi anlarsınız sanırım. :) Bir araştırmama göre Göktürk-Koguryo ittifakını öğrendim. Tabii Çin bu durumdan rahatsız olup ittifakı sonlandırmalarını istese de Göktürkler bu isteği kabul etmez. Daha fazlasını okumak isterseniz adresi bırakıyorum tıktık !!

*Güneykore internet hızında Dünya'da birinci sırada. Japonya'yı bile sollamış durumda. Teknolojide oldukça ileri bir ülke olan Güneykore birçok tanındık markanında anavatanı. LG, Samsung gibi.

*Güneykore'de askerlik süresi 2 yıl. Ve ben bu durumdan rahatsız olan bir arkadaşa bile rastlamadım. Hatta hemen hemen hepsi genç yaşında askerliğini yapıp hayatını askerlikten sonrası olarak planlamışlar.

Kore'de askere giden idollerin yasını tutan koreseverlerde Dünya'nın her yerinde mevcut. Bu bilgiyi çoğunuzun bildiğini varsayıyorum o halde :)

*Kore'de lise öğrencilerinin rekabeti insanın içini acıtacak türden. Bunalıma giren öğrenciler oldukça fazla. Hayatlarının baharında dersleri sebebiyle psikolojik bunalıma girebiliyorlar. Akşam saat 10' a kadar eğitim veren okullarda var.

Arkadaşlarımdan biriyle konuşurken ne yapıyorsun dediğimde okuldayım akşam yemeği yiyorum demişti. Şaşırtıcı bir durum, bizde öğle arası varken Koreliler neredeyse her öğününü okulda yiyorlar.

*İntihar oranları oldukça yüksek. Gençlerin çoğunlukta olması da dikkat çekici. Hele ki bazı lise öğrencilerinin rekabeti kaldıramayıp hayatlarını sonlandırmaları gerçekten üzücü.

*Korelilerde ingilizce öğrenme azmi 7'den 70'e herkeste var. İngilizceyi akıcı konuşanlar toplum içinde övgü bile alıyorlar.

*Kahvaltıları bizim gibi peynir ekmek zeytin domates salatalık tarzı değil. Kahvaltıyı da akşam yemeği gibi yiyorlar genel olarak. Türklerin kahvaltı kültürü gibisi yok. Gevrek boyoz olmadan bir kahvaltı hele ki İzmirliler için çok yavan :)

*Doğum günlerinde yosun çorbası ikramına önem veriyorlar. Pastadan önce yosun çorbası akıllara geliyor da diyebiliriz.

*Çok fazla özel günlere sahip bir ülke. Sevgililer gününde el yapımı çikolatalar revaçta. 14 şubatta sevdiğine çikolata yapıp hediye eden kadınlar, sevgilerine karşılık bulurlarsa 14 martta erkeklerde sevdikleri kadınlara çikolata hediye ediyorlar. 14 mart 14 şubat kadar yaygın olmasa da kutlayanlar az değil tabii.

*22 Mart Hanbok giyme günü olarak ilan edilmiş bir gün. İdollerde dahil halktan herkesin hanbok giyerek geçirdikleri bir gün ve sosyal medya o gün tamamen hanbok kıyafetli resimlerle doluyor. Çok hoş değil mi kültürlerine sahip çıkmaları? :)

*Düğünlerde Hanbok giyen anneler görebilirsiniz. Bu tür gelenekleri hala yaşatan aileler oldukça fazla.

*14 sayısına verilen değeri özel günlerde de görebilirsiniz. Birkaçını sayacak olursam

14 Şubat sevgililer günü
14 Mart beyaz gün
14 Nisan siyah gün
14 Mayıs sarı gün
14 Haziran öpücük günü vs, her ayın 14'ü özel bir güne ayrılmış. Kutlanacak çok fazla özel güne sahip Güneykore.

*4 rakamı ölümle aynı anlama geldiği için kullanılmamaya dikkat ediliyor. Batıl inanç olarak görebilirsiniz. Bizde de fazlasıyla olanlardan.

*Küsler barışmak için elma uzatır karşı tarafa Güneykore'de. Boys over flowers'ta da gördüyseniz anlamışsınızdır demek istediğimi. Hele ki Personal Taste'deki elma projeli bina, verdikleri önemi göstermeye yetiyor.

*Kore'de en çok kullanılan kelimelerden biri 귀엽다. Sevimli anlamına geliyor. Kore'de erkekler kızlar için bu kelimeyi çok kullanıyor. Yabancılar için de kullanan Koreliler var tabii.

*Soju en çok tüketilen Kore malı bir içki. 18 yaşını dolduran herkes rahatlıkla tüketebiliyor sojuyu. Yeşil bir şişe, bizdeki maden sodalarına benziyor. Fiyatı uçuk kaçık bir fiyat değil. Yerli malı içki tüketimini arttırmak için olduğunu düşünüyorum. Bazı ramenler fabrikada sojuyla yıkandığı için içkiden uzak duranların dikkat etmesi gereken bir konu.

*Domuz eti peynir ekmek gibi tüketiliyor. Hatta et dediğinizde akıllarına ilk gelenin domuz olması muhtemel.

*Tavuk tüketimi de oldukça fazla Sevenleri o kadar fazla ki tavuk ayağını bile yiyorlar :)
치느님'in tavukları için kullanıldığını biliyor muydunuz? 치킨 (tavuk) + 하느님 (Tanrı) ses birleşmesiyle 치느님 oluyor. Tavuk sevgilerini bariz gösteren bir kelime.

Evet arkadaşlar nasıl buldunuz? Eminim ki çoğusunu biliyordunuz ve bilgilerinizi tazelemiş oldunuz :)
Yazacak çok bilgi var, bir sonraki paylaşımda devam etmeyi düşünüyorum şimdilik hoşçakalın!! Öneriniz isteğiniz olursa yorum bırakabilirsiniz :)

Yazımı beğendiyseniz +1'lemeyi ve blogumu takip etmeyi unutmayın desteğinizi bekliyorum :)


27 Mayıs 2017 Cumartesi

Adsense Feed İçi Reklam Birimi Kodu

Neden GÜNEYKORE? -Serbest Yazı



Herkese merhabalar
Başlıktan da anlaşıldığı üzere bu yazımda Neden Güneykore? sorusunu yanıtlayacağım. Çevremdeki hemen hemen herkes bana bu soruyu soruyor öğretmenlerimde dahil. Eminim ki birçoğunuza da bu soru yöneltiliyor. Sorarken de genelde tahmin de yürütülüyor.

Kore dizilerinden dolayı mı?

Kore dizilerini bende çok seviyorum ama bu soruyu duyduğumda biraz kötü hissediyorum. Nedenine gelecek olursam, hayatımı kendim planlayabilecek hayallerime yürüyebilecek bir yaşta iken dizi sebebiyle hayatıma bu şekilde yön verdiğimi düşünen insanlar beni kötü hissettiriyor. Her ne kadar Kore'yi sevsemde öncelikle kendi hayatımı düşünmeliyim değil mi?

Kore'yi nasıl tanıdım? 2014 yazında Lys sınavından çıktığımda bir takım problemlerim vardı ve sınavın da bitmesiyle (bir yılı tamamen sınava adadığımızı hesaba katarsak) hayatımda bir boşluk hissettim. Kendime yeni uğraşlar bulmam gerektiğini düşünüyordum. Kafa dinlemekte hiç fena olmazdı tabii. Lys'nin bitmesinin verdiği mutluluk beni bi arayışa itti. Can sıkıntısı çektiğim o sıralarda ablam bana usbsini verdi ve al bakalım izle içinde diziler var filmler var dedi. İlk izlediğim ne olmuştur dersiniz?

Boys Over Flowers yani korefanlarının deyimiyle BOF. İlk defa bir diziye böylesine sardığımı hatırlıyorum Çalıkuşu ve Adını Feriha Koydum'u saymazsak. 25 bölümlük bu dizinin bazı bölümlerini bir arkadaşımla izledim, birlikte sevindik güldük ve bir bakmışız ki dizi gerçekten güzel. Sonrasında devamı geldi ve zaman buldukça diğer dizileri de devirmeye başladım. Bir sonraki dizi Playful Kiss veya Personal Taste'ten biri olması lazım. Bu konulara girersem izlediğim bütün dizileri sıralayacağım sanırım.

Her neyse. Bu şekilde dizilere başlamış oldum. Ve bu diziler üzerimde anlamlandıramadığım bir etki bırakmaya başladı. Özellikle arka arkaya izlemek. Nasıl desem, başkasının hayatına uzaktan bakınca başkasının dertlerine üzülünce ya da sevincine gülümseyince sanallıktan uzaktaki seni unutmaya başlıyorsun. Derdin mi var aç bir dizi izle bir iki ağlarsın sonra toparlarsın. İçin içine sığmıyor mu aç bi komedi dizisi, izledikçe içindeki enerjiyi dışarı çıkartırsın vs vs düşünceler yeşermeye başladı zihnimde. Bi nevi rahatlama yöntemi diyebiliriz. Evet, dizileri kafa rahatlığı için izliyorum diyebilirim. 

Tabii bir de işin mimari boyutu var. Dizi izlerken farkettim de Kore'nin iç mimarisi gerçekten güzel. Oda tasarımları, özellikle cafeler. Her cafenin bir konsepti var. Kedi, köpek, bulut, kitap, oyun vb. Kullanılan renkler, minimalist yaklaşım daha çok ev görme isteği uyandırdı bende. Bazen fark ediyorum da diziden kopmuşum odayı inceliyorum. Bölümüm iç mimarlık olduğu için dikkatimi çekiyor detaylar. Diziler sayesinde de Kore Mimarisini tanımış oldum. Geleneksel mimarisi de çok başka. Tasarım tarihi dersinde gördüğümüz Japon evlerinden bildiğim üzere Kore'nin Japonya'yla olan bağlantısı gereği Japon evleri Kore evlerinde de etkisini gösteriyor. Bir de kiraz ağaçları var tabii :)

Bu yüzden diyorum ki Kore mimarisini ben gerçekten çok beğeniyorum. Uzak Doğu'da Japonlar mimaride daha iyi bilinse de Kore'nin de bu sektörde önemli bir yol katedeceğine eminim. Okulumuzdaki çoğu kitap Kore'den getirtilmiş, mimari kitapların basılmasında önemli bi rol oynuyorlar.

Yükseğimi Kore'de yapmak istememin sebebi de budur arkadaşlar. Kore'den öğreneceğim çok şey var. Umarım bu hayalimi bir gün gerçekleştirebilirim. İşin ciddiyetinin farkındayım. Hayat şakaya gelmez. Bir iki diziye kapılıpta hayatıma yön verecek bir insan da değilim. Kore'ye dizi çekmeye gidecek veya kpop grubuna katılacak biri de değilim. Sıradan bir insan, hayalleri olan, yükseğini yapmak isteyen bir mimar adayıyım. Umarım yazım sizlere bir şeyler katmıştır.

Hayat devam ediyor işin ciddiyetinde olmak lazım. Kore'de okumak istiyorsanız öncelikle derslerinize yüklenmeniz lazım. Kpop kdrama her zaman var. Hayallerimize ulaşmakta çok çalışmaktan geçiyor. 
İnsanların size bu tür soruları her zaman olacak. Önce bu sorunun cevabını dürüstçe kendinize söyleyin. Ve endişeliyseniz o zaman hayatınızın akışına müdahale etmeye başlayacaksınız zaten.

Şimdilik hoşçakalın bir diğer yazıda görüşmek dileğiyle :)



9 Ekim 2016 Pazar

KORECE'YE NASIL ÇALIŞIYORUM? -studymyself

Merhaba arkadaşlar
Uzunca bir aradan sonra yeniden yazıyorum. Umarım bu yazımın sizlere faydası olur.
Bahsetmek istediğim konu  KURSA GİTMEDEN NASIL KORECE ÇALIŞIYORUM?










Yabancı bir dil öğrenmek kolay değildir. Belki öğrendiğiniz dil sizin 6-7. diliniz ise durum daha başkadır. Çünkü bir çok taktik geliştirmişsinizdir veya aynı dil ailesine mensup diller üzerinde yoğunlaştıysanız işiniz kolaylaşmıştır.

Peki öğrendiğiniz dil sizin için henüz 2-3. diliniz ise ne yapmanız gerekiyor?

Hepimizin okul gereği 2. dili İngilizcedir. Buna 1. yabancı dil diyoruz. O halde 2. yabancı dilimizi Korece yapmaya var mıyız?
VARIZ!
Bu kararı verdiğimize göre artık bir yerlerden başlamalı, ilk adımı biran önce atmalıyız.



1) İlk işimiz Kore Alfabesini öğrenmek.

Birden fazla E birden fazla O vs vs harfler barındıran bir alfabeyle karşı karşıyayız. 
Öncelikle alfabede bulunan harfleri kavramalı, telaffuzlarını iyice benimsemeliyiz. 
Hangi harften iki tane yan yana gelince seste kalınlaşma oluyor?
Hangi harften sonra hangi harf gelince diğeri okunmuyor;? Veya bir diğeri değişime uğruyor?

Kendinizi kasmayın. Zamanla hallolacak şeyler bunlar. Ama gerçekten isteyerek çalışırsanız 1 gün içerisinde alfabeyi genel olarak öğreniyor ve okumayı söküyorsunuz!!!

Peki ben alfabeyi öğrendim ama kelime bilgim yok ve okumamı nasıl hızlandıracağımı bilmiyorum ne yapmalıyım?

Arkadaşlar alıyorsunuz kalemi elinize. Derslerinizdeki boşluklarda, müzik dinlerken veya herhangi boş bulduğunuz bir anda, defterlerinizin köşesine, not kağıtlarınıza o anki hislerinizi not ediyorsunuz?

Nasıl mı yapıyoruz?
Aynen şu şekil.허자 겔메디  스클듬 ( hoca gelmedi sıkıldım.)
Gördüğünüz gibi kore alfabesini kullanarak türkçe bir yazı yazdım. 
Komik gelebilir fakat yazımın hızlanması için ve harfleri iyice oturtabilmek için ben bu yolu kullandım. İşe yarıyor!

Aynı süre içerisinde günlük konuşmalarda kullanılan kelimeleri öğrenmeye çalışın ve boş bulduğunuz her yere yazmaya çalışın. Eliniz alışsın.



günaydın, merhaba, nasılsın, ben, sen, o, güle güle, hoşçakal, tamam, anladım, hayır, evet vs vs

Artık alfabeye hakimsiniz!

Şimdi ne yapmamız gerekiyor?

Arkadaşlar ben bir blog yardımıyla korecemin temelini attım. hallimecekorece.
O kadar çok faydası oldu ki bana. Şuanda başka bloglardan da yardım alabiliyorsam bu blog sayesindedir.
Başlangıç, orta ve ileri düzey olarak koreceyi üçe ayırmışlar ve aşama aşama size dil bilgisi öğretiyorlar.

Bu blogta bana yardımcı olan en önemli konu: ZAMANLAR
Cümleyi geniş, şimdiki, geçmiş, gelecek zamana göre nasıl çekimliyoruz bu tür konulara hakim olmamı sağladı bu blog.

2) Renkler, sayılar, önemli kalıp cümleler ve kelimeler, günler, aylar.
 Kısacası 4. sınıf ingilizcesinde öğrendiğiniz her şeyi araştırarak öğrenmeye çalışın. 
Kaynağınızın doğruluğundan emin olun. 

İngilizceniz yeterli bir seviyede olduğunu düşünüyorsanız www.howtostudykorean.com dan sistemli bir şekilde çalışmaya başlayabilirsiniz.

Site üzerinde Korece 6 Ünite'ye ayrılmış ve başlangıç seviyesinden itibaren her konu birbirinin devamı niteliğinde.

Cümlelerin okunuşlarını dinleyebiliyor, sayfada yer alan kelimelere toplu bir şekilde sayfa başında göz atabiliyorsunuz.
Örnekler kelime bilginizi geliştirecek türden verilmiş.

İnanın bu site sayesinde koreli arkadaşlarımla daha anlaşılır bir şekilde konuşmaya başladım.
Bana 한국 사람(kore insanı/ koreli) diye hitap eden bir arkadaşım bile var!! :)

3) Çalışmaların yanı sıra koreli arkadaşlarla da korecenizi geliştirebilirsiniz. 
Öğrendiğiniz dil bilgisi kurallarını cümle içinde kullanmaya çalışın. 
Onlardan bu sayede birçok slang öğrenebiliyoruz.
 Fark ettiyseniz korece de birçok kısaltma tarzı kelimeler var.
 Çoğusu da koreli olanların anlayamayacağı türden.

Bu yüzden bol bol arkadaş edinin ve sık sık iletişim halinde olun!

Sadece yazışmayın. 
4) Video çekerekte konuşmanızı hızlandırmaya çalışın.

Ben de henüz hızlı konuşamıyorum fakat videoda söyleyeceğim şeyleri 
öncesinden çalışarak kendimi geliştirmeye çalışmaktayım.

5) Kelime defteriniz olsun. 
Her an yanınızda taşıyabileceğiniz bir defter.
 Sık sık açıpta kelimelere göz gezdirdiğiniz vakit bu kelimelere daha çok aşina olacaksınız ve
 belki de fark etmeden öğrendikleriniz konuşmalarınızda yer edinecek.

6) Dil bilgisi kurallarınızı not ettiğiniz defterleri de yanınızda taşıyarak 
boş zamanlarınızda tekrar yapabilirsiniz.

Dil öğrenme bir bakıma nankördür. Tekrar edilmediğinde unutulur.
 Bu yüzden sürekli kendinizi geliştirme çabası içinde olmalısınız.

Dizileri boş yere izlemeyin. İçinden bir şeyler kapmaya çalışın.
  Günlük kullanılan kelimeler ve kısa anlaşma cümlelerini dizilerden daha iyi bi yerden öğrenemezsiniz.

콜!! dediğiniz vakit şaşıran bir koreli arkadaş hayal edin.
Benimkisi oldukça şaşırmıştı.:D
Nereden öğrendin bunu? Lafını az duymadım.
Dizilerden öğrendim(kill me heal me) dediğimde, vaaov! gerçekten dizilerden bir şeyler öğrenebiliyorsun! tarzında şeyler duyabiliyorsunuz.

İzledikleriniz boşa gitmiyor ve sizin gelişmenize faydası oluyor.

7) Kendinize cicili bicili defterler kalemler alabilirsiniz.
 Bu tür eşyalar sizlerde çalışma isteği uyandırabiliyor. 






8) Forforlu kalemle, önemli yerleri işaretleyin.
Boş zamanlarınızda göz gezdirirken çalışmalarınız önemli kısımlarını tekrar edebilirsiniz.


Şimdilik anlatacaklarım bu kadar. Umarım yardımcı olabilmişimdir.
Sizlere deneyimlerimden bahsettim. Sizde de işe yarayacağına eminim :)








Instagram 2. hesabım:  mimarrhanim_
Çalışmalarımı ve zaman zaman korece dil bilgisi kurallarını paylaşıyorum. 
Takip etmek isterseniz buradan ulaşabilirsiniz. 

Hoşçakalın!
Herkese iyi çalışmalar dilerim efenim

30 Temmuz 2016 Cumartesi

Adsense Feed İçi Reklam Birimi Kodu

Herkese merhabalar !!

Tam şuanda hayallerimi gerçekleştirmek için bir adım atmış bulunmaktayım. Umarım sizlerden  gelecek destekle yoluma devam edebilirim :)
Deneyimlerimi düşüncelerimi ve sizlere yardımcı olabileceğini düşündüğüm fikirlerimi paylaşabilmek için açtığım bloğumda sizlerden gelecek olan soruları büyük bir heyecanla yanıtlayacağıma emin  olabilirsiniz.
Belki sizlerinde bildiği postcrossing akımına bende çoktan kapıldım. Ablamla birlikte bu işi severek  yapıyoruz. Hobilerim arasında en başta geliyor desem yalan sayılmaz. Bu konu hakkında sizleri  bilgilendirmek ve yurtdışından arkadaşlar edinmenizi sağlamak, yaşadığım mutlu anları sizlerle  paylaşmak istiyorum. Boş boş konuşupta canınızı sıkmayacağımdan emin olabilirsiniz. Çünkü  yazacağım konular ilginizi çekecek. Bilhassa arayıpta bulmadıklarınız olacaklardır. Çünkü her birisi  için önemli bir deneyim diyebilirim. Sizlere yardımcı olmaktan büyük bir mutluluk duyacağım ! :) :)

Dünyanın her yerinden arkadaş edinmeye çalışıyorum. Farklı dillere, farklı kültürlere, farklı çaylara ve her ülkenin turistik mekanlarına çokça ilgiliyim. Güney Kore hakkında da zaman zaman yazılar  paylaşacağım. Sanırım en çok Kore’den arkadaşım var. İstek üzerine her biriyle röportaj yapıp merak ettiklerinizi sormayı düşünüyorum. Yarı ingilizce yarı Korece anlaştığım, ya da ingilizcesi iyi olduğu için(daha çok işime geliyor) ingilizce anlaştığım, veya ingilizcesi iyi olmadığı için korece anlaştığım ( sözlüklerle yapışık yaşıyorsunuz arkadaşlar, (çünkü karşı taraftan gelen bunun ingilizcesini yazar  mısının altında gizli ‘anlamaya çalışcağım’ anlamı insanı utandırabiliyor :D) ve son olarak öğrendikleri iki elin on parmağını geçmese de arada benimle türkçe anlaşmaya çalışan arkadaşlarımın bloğumda  fazlasıyla etkilerinin olacağına inanıyorum. Her birinden gelen hediyeleri ve zaman zaman bana  anlattıkları yaşantıları, kültürleri,- bayramları, müzikleri, dizileri, yemek kültürleri- sizlerle  paylaşmaya çalışacağım. Sohbet havasında yazılar yazmak en bi sevdiğim! Bu konuda da birkaç  deneyim yaşadığımı varsayarsak bu durumdan zevk alacağım kaçınılmaz bir gerçektir :)
Öhm öhm ! var mı acaba orada hiç kimsecikler benim bloğumu okuyan? Umarım sıcacık kalplerinize bir an önce ulaşabilirim :)
En kısa zamanda görüşmek üzere, keyifli, hoş mu hoş sohbetler diliyorum efenim !! :)